Spring Airlines, ‘Havalimanı Teyzeleri’ni işe almaya başladı
Çin’de faaliyet gösteren düşük maliyetli havayolu Spring Airlines, evli ve çocuklu kadınlardan oluşan özel bir kabin ekibi oluşturacağını duyurdu. Fakat şirketin bu çalışanlara ‘havalimanı teyzeleri’ adını vermesi, ülkede büyük bir tartışma başlattı.

Çin’in Şanghay merkezli bir havayolu şirketi, 22 Ekim tarihinde yaptığı açıklamada, 25 ile 40 yaş arasındaki bayan kabin görevlileri aradığını duyurdu. İlanında, evli veya çocuk sahibi adaylara öncelik verileceği vurgulandı. Adaylardan en az lisans derecesine sahip olmaları, boyunun 1.62-1.74 metre aralığında olması ve tercihen müşteri hizmetleri deneyimine sahip olmaları istendi. Şanghay ve Lanzhou şehirlerinde görev yapacak olan yeni kabin ekibinin 30 ila 60 kişi arasında istihdam edileceği duyuruldu.
Yaş ve tecrübe önemliymiş dediler Spring Airlines İnsan Kaynakları birimi, gökyüzü teyzelerinin yaşlı olmalarının yolculara daha fazla empati ve anlayış gösterebilmelerini sağladığını iddia etti. Bu hanımlar çocuk yetiştirmiş, yaşlılarla ilgilenmiş bireyler. Tecrübeleri sayesinde yolcularla daha kolay iletişim kurabiliyorlar açıklaması yapıldı. Şirket, kadınlara daha fazla iş imkanı sunmayı ve yaşa göre iş kısıtlamalarını azaltmayı hedeflediğini belirtti.
SOSYAL MEDYA ÜZERİNDE TARTIŞMA ÇIKARDI
Weibo adlı Çin sosyal medya platformunda konu hızla 70 milyondan fazla görüntülenme aldı. Fakat birçok kullanıcı, gökyüzü teyzesi tanımının kadınlara karşı saygısızlık olduğunu savundu. Chao News’un bildirdiğine göre, Çin merkezli Spring Airlines şu anda 88 kadın kabin görevlisini “hava teyzesi” unvanıyla çalıştırıyor. 90’lı yıllarda terim ilk kez kullanıldı. Kadınların %74’ü şu anda yönetici pozisyonlarına terfi etmiş durumda. Evli bir uçuş görevlisi, durumu şöyle açıkladı: “Yeni mezunlara göre avantajlıyız. Çocuk büyüttük, yaşlılara baktık. Ekipte genellikle ‘abla’ rolünü üstleniyoruz.” Diğer taraftan, gökyüzü teyzesi unvanı aslında ilk kez ortaya çıkmadı. Terim, ilk defa 1990’larda Çin’deki sivil havacılık sektöründe işten çıkarılan tekstil işçilerinin kabin memuru olarak adlandırılmasıyla ortaya çıkmıştı.
